Hepimiz reklamlarda gördüğümüz bembeyaz ve ışıl ışıl parlayan dişlere sahip olmak isteriz. Ancak ne kadar fırçalarsak fırçalayalım veya hangi macunu kullanırsak kullanalım yine de istediğimiz beyazlığa erişemeyiz. İyi haber şu ki, yapabileceğimiz ve dikkat edebileceğimiz birkaç şey ile diş beyazlığını koruyabilir ve artırabiliriz. Bu yazımızda gülümserken çekinmemek, fırçalıyorum ama yine de olmuyor düşüncesine sığınarak vazgeçmemek, kısacası bembeyaz dişlere sahip olabilmek için yapılabilecekleri 8 madde ile sıraladık. Size de önce okuyup uygulaması sonra da her fotoğraf makinesine ağzınız kulaklarınızda poz vermesi kaldı. Bana sorarsanız bu her iki taraf için de gayet makul bir iş paylaşımı 🙂
Bembeyaz dişlere sahip olmak dikkat edilmesi gerekenler
Karbonat kullanmayın
Karbonatın dişleri beyazlatmak konusunda bir bildiği olsa da dişleri arındırarak zarar vermek konusunda oldukça risklidir. Bir süre düzenli olarak kullanılması sonucunda diş minesini yıpratır ve diş renginin koyulaşmasına neden olur.
Koyu renkli gıdalar tüketmemeye özen gösterin
Çok koyu pigmentasyonu olan gıdalar dişlerde lekelenmelere neden olur. Örnek olarak yaban mersini ve soya sosunu verebiliriz. Severek tükettiğimiz koyu renkli gıdalar varsa da tükettikten hemen sonra dişleri fırçalamak faydalı olabilir.
İçeceklerinize dikkat edin
Kahve, çay ve kırmızı şarap diş rengi üzerinde büyük etkilere sahiptir. Bunun yanı sıra enerji içecekleri de içerdikleri asit dolayısıyla aşındırıcı etkilere sahiptir. Bazı uzmanlara göre içecekleri pipet ile tüketmek dişleri koruyormuş. Buradan yola çıkarak, hiç içmemek yerine dişlerinize olabildiğince temas ettirmeden içmeyi tercih edebilirsiniz.
Elma sirkesi ile ağzınızı çalkalayın
Elma sirkesi ile ağzı çalkalamak diş beyazlatmanın yanı sıra sağlıklı bir ağız için en doğal yöntemlerden biridir. Uygulamak için iki yudum su ile bir yudum elma sirkesini ağzınıza alarak yaklaşık bir dakika boyunca çalkalayın.
Çiğ meyve ve sebze tüketin
Meyve ve sebzelerin hem sağlığa hem de vücuda çeşitli faydaları olduğunu hepimiz biliriz. Bununla birlikte havuç, elma ve karnabahar gibi besinlerin çiğ olarak tüketilmesi diş yüzeyindeki lekelerin giderilmesine yardımcı olur. Dişlerin temizlenmesini sağlar.
Turunçgillerden yedikten sonra mutlaka ağzınızı su ile çalkalayın
C vitamini deposu olan portakal, limon veya miskette yüksek asit bulunur. Ve bu asit, diş minesine zarar verir, leke oluşumuna neden olur. Dolayısıyla turunçgilleri tükettikten sonra ağzı su ile çalkalamak leke oluşumunu engellemek adına önemlidir.
Diş fırçanızı yenileyin
Diş fırçası her üç ayda bir değiştirilmelidir. Bir diş fırçasının artık faydasız olduğunu belli etme yöntemi kendini salmasıdır. Fırçanızın kılları eğik ya da aşağı doğru kendini salmış durumdaysa yenilenme zamanı gelmiş demektir. Yıpranmış, kendi sağlığını yitirmiş bir fırçanın dişlerimiz için sağlıklı olabileceğine inanmak güç olsa gerek.
Dilinizi fırçalamayı unutmayın
Dil üzerinde biriken bakteriler dişlerde renk değişimine neden olur. Dili geriden başlayarak hafifçe fırçalamak bakterileri arındırmanın yanı sıra ferah bir nefesi de beraberinde getirir. Yalnızca dişlerin fırçalanması temizliğin sağlandığı anlamına gelmez. Dil temizliği sağlanmazsa dişler ne kadar fırçalanmış olursa olsun dil üzerindeki bakteriler dişlerin başına bela olur.
Velhasıl
Bembeyaz dişler yerine temiz bir ağız üzerine yoğunlaşmak yolumuzu tam da istediğimiz yere çıkarır. Dikkat edilip, özen gösterilen şeyler ise elbette süreci hızlandırır. Tüm bu yazdıklarımız ile ilgili kıssadan hissemiz şu olsun istedim sevgili okur; “iç rahatlığı ile gülümsemenin sırrı yalnızca temiz dişler değil temelinde temiz bir ağızdır.” 🙂 Teşekkürler
