Cinsel kimliğimiz, romantik ve cinsel çekim hissettiğimiz kişiler ile ilgilidir. Hemcins veya karşı cinse karşı gelişen duygular, cinsel kimliğimizi oluşturur. Cinsel tanımlamalar arasında heteroseksüellik, biseksüellik ve homoseksüellik diğerlerine nazaran daha popülerdir. Tek tek araştırmadan veya öğrenme gereği bile duymadan genel hayat akışında bunların ne olduğuna dair bilgiler edinebiliriz. Öğrendiğimiz kadarından kendimize yakın bulduğumuzu seçeriz ve evet, artık cinsel kimliğimiz ile tanışığız. Birçok insan zaman içerisinde, kendisi ile tanışıklığı arttıkça yönelimine dair fikir sahibi olur. Sağdan soldan duyulanlar doğrultusunda “o zaman ben …” gibi cümleler kurmak ve karar vermek ilerleyen süreçlerde çeşitli problemlere neden olabilir. Bunlardan yaygın olanları, özenme ile birlikte eşcinselliğe meyletmek veya evlilik sonrası hemcinslerine karşı ilgi duyduğunu fark etmek, kabul etmektir. Bana kalırsa bu gibi problemler, mevcut düzeni sarsıcı ve kişinin kendisine de karşısındakine de izah etmesi zor problemlerdir.
Ergenlik dönemi, ailevi problemler, istismar ve benzeri gibi etkenlerin yanı sıra biyoloji ve psikoloji cinsel yönelim ile ilişkilendirilebilir. Kendimden örnek vererek açıklamak istiyorum. Liseye başladığım zamanlar hemcinslerime karşı hissettiğim duyguların doğruluğu sorgulamazdı. Kararımı vermiştim, kesinlikle homoseksüeldim. Anneme karşı geliyordum ve ne dese ikna olmuyordum. Bir de öyle beylik laflar ediyordum ki, şimdi durup düşününce kendime hayret ediyorum. İnsanın kendinden en emin olduğunu sandığı zamanlar sanırım o zamanlar. Saygı duyulması ama aynı zamanda da üstünde durulması gerekir diye düşünüyorum. O zamanlar olay içerisinde düşünmek imkansızdı fakat şimdi düşündüğüm zaman ailevi problemler ve yaşanmış türlü şeylerin etkisi ile hareket etmiş olduğumu görebiliyorum. Kendimden oldukça emin olmama rağmen içimde, okuduğum kitaplardan yarattığım ve bir gün bulmayı umduğum bir prens vardı elbette. Ve bulduğumu sandığım ilk göz parlaması ile de o zamana kadar yaşadıklarımın bir önemi kalmadı. Velhasıl, kişinin geçmişi, biyolojisi, psikolojisi ve çevresel faktörler cinsel yönelimini etkileyebilir veya belirleyebilir. Hiçbir seksüel dayanağı olmadan, yalnızca romantik duygular üzerinde durmaya dayalı yönelimlerden, yalnızca cinsel ilgi üzerine kurulu olan yönelimlere kadar pek çok cinsel yönelim vardır.
Cinsel yönelim çeşitleri
Heteroseksüel
Karşı cinse ilgi ve arzu duymaya yöneliktir. Romantik ve cinsel açıdan erkeklere ilgi duyan kadınlara ve kadınlara ilgi duyan erkeklere denir.
Biseksüel
Hemcinsine de, karşı cinsine de seksüel olarak ilgi duyan kişiler için kullanılır.
Homoseksüel
Hemcinsine karşı duygusal ilgi ve cinsel ilgi duymaya yöneliktir. Kısaca kadınların kadınlardan, erkeklerin erkeklerden hoşlanmasıdır.
Transeksüel
Karşı cinse geçmiş veya geçmeye meyletmiş kişiler için kullanılan bir terimdir.
Aseksüel
Karşı cinse veya hemcinse karşı herhangi bir ilgi duymama anlamına gelir. Aseksüellik, cinsel isteksizlik, seks fobisi veya bir hastalık değildir. Aseksüeller de seksüel bireyler gibi hemcinsleri veya karşı cinsleriyle birlikte olabilirler. Yalnızca seksüel bireyler gibi cinselliğe ilgi duymaz, cinsel duygular beslemezler.
Demiseksüel
Duygusal bağ kurmadan cinsel ilişkiye girmeyen kişiler için kullanılır. Bu kişiler fiziksel özelliklere değil, duygusal bağa önem verirler.
Panseksüel
“Pan” türkçede “tüm” anlamına geliyor. Buradan yola çıkarak anlayacağınız üzere panseksüel kişiler, her cinse karşı ilgi duyarlar. Bu kişiler için yalnızca panseksüel değil, antroseksüel veya omniseksüel terimleri de kullanılmaktadır.
İnterseksüel
Hem kadın hem erkek cinsiyetinin özelliklerine sahip kişilerdir.
Poliseksüel
“Poli”, “çok” anlamına gelmektedir. Birden fazla cinsiyete ilgi duyma anlamını taşıyan poliseksüel genellikle biseksüel ve panseksüel ile karıştırılır. Bu yüzden birer cümle ile açıklık getirmek isterim. Biseksüeller her iki cinsiyete, panseksüeller ise tüm canlılara ilgi duyan insanlardır. Bunlardan farklı olarak poliseksüeller, ikili cinsiyet anlayışının dışında trans, interseksüel veya üçüncü cinsiyete karşı karşı ilgi duyabilirler.
Pomoseksüel
Cinsel yönelimler için kullanılan homoseksüel, heteroseksüel gibi etiketleri kullanmaktan kaçınan kişilerdir. Pomoseksüellik bir nevi, cinsel yönelimlerin ve cinsel kimliklerin etiketlenmesine karşı bir duruştur denebilir.
Triseksüel
Akla gelebilecek her türlü şeye cinsel istek duyabilen insanlar için kullanılır. Triseksüeller, cinsiyet ayırt etmeden insanlarla, hatta hayvanlarla ve hatta objelerle cinsel ilişkiye girebilirler.
Sapyoseksüel
Genel olarak zekadan tahrik olma durumudur. Sapyoseksüeller genellikle fiziksel sebeplerden ziyade karşısındaki kişinin zekasından dolayı cinsel ilişki yaşama eğilimindedir.
Hiperseksüel
Davranış bozukluğu olarak da bilinen hiperseksüellik, aşırı cinsel ilgi duyan ve çok sık cinsel ilişki yaşayan insanlar için kullanılan terimdir. Genellikle erkeklerde görülen bir durum olsa da unisextir.
Sosyoseksüel
Bir ilişki kurmak, romantik ilişkiler yaşamak yerine daha çok cinsel zevkler nedeniyle ilişkiye giren kişileri tarif eder. Tek gecelik ilişkiler, tam da sosyoseksüellere göredir. Günümüzde oldukça yaygın olduğunu düşünen de yalnızca ben değilimdir sanırım 🙂
Gettoseksüel
Bir diğer adı (site içerisindeki en komik kelime olabilir) taşralıseksüeldir. “Taşralıseksüel. :)” Tanımına gelecek olursak, kenar mahallelerde de yaşasa bakımına dikkat eden, özen gösteren kişileri ifade ediyor.
Metroseksüel
Genellikle kentli olmalarının yanı sıra bakımına özen gösteren, şık kişiler için kullanılır.
Retroseksüel
Metroseksüelin tam zıttı, retroseksüeldir. Giyimlerine az para ve az zaman harcayan, bakımsız kişileri ifade eder.
Ekoseksüel
Yemeklerinde hormonlu besinler tüketmeyen, tüketmek istemeyen kişilerdir.
Teknoseksüel
Teknolojiden haz duyan kişileri ifade eder. Bu kişilerin 1 terabaytlık bir hard disk gördüklerinde aldıkları haz kaçınılmazdır.